176

OverviewVersionsHelp

Facsimile

Transcription

Status: Complete

103

beyti inşâd etmiştir. Ma'nâsı (Şâh Harâbât'dan himmet talep eyleki sabahleyin
hübûb eden rüzgâr ağaçlara urdukta hâsıl olan sadâ ile Dervâze'ye ulaş) demektir.
Sâlifü'z-zikr Bân Zerde dağı üzerinde sûr gibi çekilmiş [152] bir divâr eseri olup
bu divârın ba‘zı mahallerinde kulleye benzer atîk ebniye eserleri dahî vardır. Ora
ahâlîsi Yezd-i Cerd'in matbahı ma‘nâsına Aşbezhâne-i Yezd-i Cerd derler. Gûya
mülûk-ı Fars'den Yezd-i Cerd bin Şehriyâr bin Şîr bin Husrev bin Hürmüz bin
Nûşirevân nâm Melik'in matbahı imiş ve orada tabh olunan et‘ime sûra müşabih
divâr üzerinden elden ele verilerek Baba Yâdigâr boğazının bir tarafında mürtefi'
kayalık üzerinde olan kal'asına ulaşdırılurmış. Fi'l-hakîka mahall-i mezburda bir
kal'a ebniyesi olup ancak kimin kal'ası olduğu sahîhan bilinememiştir. İşbu Ban
Zerde dağının her bir tarafı tabî‘î gayet hasîn ve menî' mahal olarak üzerine
çıkılmak için fakat dokuz yerden yol olup bunların da her biri sa'bü’l-mürûr
boğaz ve uçurum mahallerden geçer. Mezkûr yollardan Şâh-nişîn ve Dâr Tövkünti
ya‘nî Deliklü Taş nâm üç yol Zuhâb ovasına iner ve Pöle ya‘nî Nerdübân yine
Zuhâb sahrâsı etrâfında vâki' Pîrân karyesine ve Şâlkû yolu Bişîve sahrâsına ve
Gile Siyav yolu Tak-ı Kerrâ caddesine iner ki bu yollar Bân Zerde dağının şarkî
ve şark-ı şimâlî ve şark-ı cenûbî taraflarında vâki'dirler. Pöli Dervâze tarîki Reyjav karyesine ve Yârân tarîki Yârân karyesi nezdinde olan boğazdan Dâlhû dağına
ve Baba Yâdigâr tarîki dahî Dâlhû dağının garb-ı şimâlî yüzleri pîşgâhmdan Mele
Serâne nâm gediğe ve oradan Sedân karyesi üzerinden Kal'a Zincir tarafına gider.
İşbu ta‘dâd olunan yollardan gayrı Bân Zerde dağına âmed-şüd edecek hiçbir
mahal olmadığından başka ber-beyân-ı bâlâ bunlar dahî gayet sarb olup her birine
onar yirmişer tüfenklü ikâme olunsa mürûr ve u‘bûr [153] müte‘azzir olur.

Baba Yâdigâr Ziyâreti

Zuhâb'a tâbi' Seddân karyesinden Bân Zerde dağına girilecek boğaz içinde
Baba Yâdigâr nâmında bir zâtın türbesi olup vaktiyle türbe-i mezbûre ittisâlinde bir
tekye dahî inşâ olunmuş harâbca olduğu halde el-ân mevcûddur. Bu ziyâret çınar
ve servi ve kavak ağaçları ve üzüm bağlarıyla ârâste ve letâfet-i havâ ile pîrâste
olduğundan mâ'adâ bir değirmen çevirecek kadar gayet berrak ve nefîsü'l-mezâk
hafîf bir de suyu vardır ki mecrasının taş ve toprağı şimdiye kadar yosun dedikleri
şeyin yüzünü görmemiş yaz mevsiminde tenezzüh olunacak bir mahalde vâki'
olmuştur. Civârında Deh Çenâr ismiyle m a'rûf oturacak bir mahal olup vâkı'a
ism-i müsemmâsına mutâbık ve vasf ve senâya şâyân ve lâyık yerdir şöyle ki:
herbiri eflâke ser çekmiş ve iç yüzleri kıldan muarrâ ondört yaşında kızlar gibi dal
ve budaktan azâde ve müberrâ olmak üzere çepçevre bitmiş on aded çınar ağacı
arasında bir kaç ahbâb ku'ûduna kâfî müdevver bir oda şekline girmiş bir
mahaldir. Türbe-i mezbûre ittisâlinde olan hân-gâh hücrelerinde bâtıl akîdeli Gürân

Notes and Questions

Nobody has written a note for this page yet

Please sign in to write a note for this page